İŞARET DİLİ TERCÜMANLIĞI HAKKINDA

e-Posta Yazdır PDF

http://www.ied.org.tr/forum/thread-309-post-461.html#pid461

İED BASIN BÜLTENİ - 17.01.2013
Sayın Basın Mensubu,

Konuşmak bir insanın en doğal hakkıysa işaret dili de işitme engellinin en doğal hakkıdır.

Dernek olarak çeşitli kurumlara tercümanların yetiştirilmesi ve çoğaltılması hakkında
taleplerimizi ilettik. Milli Eğitim Bakanlığımız tarafından Türkiye'de ilk defa tercümanlık sınavı açılacağını öğrenince sevindik ancak hevesimiz kursağımızda kaldı...

Çünkü sınava girecek tercümanların listesi açıkladığında yıllarını bu işe vermiş, belgesi olan, KODA (İşitme engelli ailede yetişen engelsiz kişiler) olan bir çok işaret dili tercümanımızın listede olmadığını üzülerek gördük. Oysa işitme engellilerin iletişimini kolaylaştırmak ve daha fazla hezeyana uğramadan sorunlarını ve taleplerini dile getirmede en büyük destekçi ve aracılarımız tercümanlardır.


Halk Eğitim Merkezlerinde işaret dili eğitimi alındığını dair belgelerin bile geçersiz olması bizleri daha da şaşırtmıştır. Devletimiz kendi verdiği belgeleri yine kendisi geçersiz saymaktadır. İlgili açıklamalarda “Türkiyede farklı kurum veya Sivil Toplum Kuruluşlarınca açılmış olan kurslara katılarak alınan eğitim neticesinde İşaret Dili Tercümanı veya sertifikası edinen işaret dili tercümanları adaylarına bir defaya mahsus” olmasına rağmen başvuru yapanların sunduğu belgeler daha sınava girmesine müsade edilmeden yarısı iptal edilmiş ve sınava girme hakları ellerinden alınmıştır.

İşitme Engelliler ve Aileleri Derneği olarak, her gün en az 3 kişiden işaret dili kursu için müracaatlar almakta olup taleplere yetişememekteyiz. Adliye, karakol, hastane, devlet daireleri, çağrı merkezleri, bankalar vs. işaret dili bilen elemanların olmasının önemi vurgulanırken, çevirmenlik sertifikası adı altında sertifikası olmayıp ama aynı zamanda çok başarılı eğitmenlerin de eğitim veremeyecekleri endişesini taşımaktayız. Bizler gerek işaret dili tercümanlığı, gerek bu kursları açacak eğitmenlerimizin sayısının artmasını beklerken; yapılan başvuruların yarısı otomatikman ekarte edilmiştir. Sınav sonrasında başarı sağlanamadığı gözlenenlerin de yarısını kaybetmiş olarak düşünürsek bu alanda en büyük ihtiyaç olunan kişilerin sayısını nasıl yükselteceğiz endişesi sarmıştır.

Başvuru listelerinin yeniden gözden geçirilmesi ile ilgili dilekçemizi, listelerin açıklanmasının ardından MEB’e göndermemize rağmen hiçbir girişimde bulunulmamasını üzülerek gözlemlemekteyiz. 4 Milyon işitme engelli vatandaşın bulunduğu bir ülkede, sadece 400 kişinin sınava hak kazanması düşündürücüdür. Bu nedenle, bu ve buna benzer sınavların bir defaya mahsus değil her 3 ay veya 6 ay arayla yinelenmesi gerektiğini belirtiyor, yetkililerimizin “tercüman eksikliği” yüzünden sorun yaşayan işitme engellilerin feryadını duymasını diliyoruz,

Bu bağlamda "işaret dilinin" önemini göstermek için bir işitme engellinin cezaevi deneyimini paylaştığı mektubu ekte okunabilir.

Saygılarımızla

İşitme Engelliler ve Aileleri Derneği
İED YÖNETİM

 

EYH